Zübeyr Gündüzalp’in Hüsrev Efendi’ye Mektubu

Bediüzzaman Hazretleri’ne ömrünün son on yılı içinde tam bir sadakatle hizmet eden Zübeyr Ağabey genç yaşta vefat etmezden birkaç ay evvel Hüsrev Efendi’ye yazmış olduğu bir mektubda onun Nur Camiasının başındaki vazifedarlığına temas ederek şu satırları kaleme almıştır:

“Çok mübarek ve çok aziz ve sevgili ağabeyim efendim!

Kemal-i hürmet, tâzimle ellerinizden öper, nurun gayet geniş dairelerdeki fütûhat ve neşriyat bayramıyla beraber idrak ettiğiniz mübarek Kurban Bayramı’nızı ruh u canımla tebrik eder, makbul ve müstecab dualarınıza her gün için dahil etmenizi dilerim. (…)

Cenab-ı Hak’tan siz ağabeyimiz efendimize uzun ömürler dilerim. Nur Camiasının başında daha çok uzun seneler bulunmanızı, bu mukaddes hizmette ebediyen muvaffak ve payidar olmanızı niyaz ederim.

Muazzez efendim! Bu biçare ve çok hakir ve çok kusurlu kardeşinize dua ettiğinizi Üzeyir kardeşimizden duyunca dünyalar benim olmuş gibi memnun oldum. Ciğerlerimden, kalbden, mideden, romatizmadan, safra kesesinden ve sinirlerden o kadar hasta oluyorum ki, günlerimin hemen hepsi yatmakla geçiyor. Böyle hizmetsiz, böyle boş boşuna ömür geçirmek bana çok ağır geliyor. Ölümü çok istedim ve istiyorum. Böyle hizmetsiz bir halde yaşamaktansa ölmek daha evladır diyorum. Hem böyle çok elemli ve çok azaplı ve sıkıntılı bir hayatta olmam, hem de size bir rahatsızlık vermemeleri için çok ihtiyatlı olmam yüzünden gerek ziyaretinizde, gerek mektubla arz-ı ihtiramda bulunmakta kusurlarım oldu. Beni helal ediniz. Çünkü Üstad’ımızın âhirete teşrifinden sonra birçok hususlarda olduğu gibi sizden de (sizin hakkınızda da) çok soru sual ettiler. Tehditlerle, şiddetle bir şeyler söyletmeye çalıştılar. Bilhassa Nur Talebeleri’nin sizin hakkınızda olan kanaat ve bağlılıklarını söyletmeye çalıştılar. [1] Elhamdulillah muvaffak olamadılar. Beni uzun zaman polis ekipleri jiple takip ettiler. Hâlâ da yine boş bırakmıyorlar. Fakat eskisi kadar değil.İşte bu sebeblerden size mektub dahi yazamadım. Kusurumu afv buyurun. (…) Hürmetle el ve ayaklarınızdan öper dualarınızı rica ederim efendim.

El-Bâkî Hüve’l-Bâkî çok kusurlu ve alîl (hasta) zelil kardeşiniz Zübeyr” [2]

Zübeyr Gündüzalp’in Hüsrev Efendi’yi Nur Camiası’nın başında olarak tarif ettiği mektubu:

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 1

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 1

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 2

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 2

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 3

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 3

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 4

Zübeyr Gündüzalp’in mektubu 4

[1] Zübeyir Ağabey’in bu ifadeleri, Risale-i Nur’un gizli düşmanlarının Nur Talebeleri’ni Hüsrev Efendi’den koparmak için nasıl planlı bir hareket içerisinde olduklarını açıkça göstermektedir. Geri
[2] Hayrât Vakfı Arşivi Geri